Bu makalede marka marka değilde genel olarak storage
özelliklerine bir bakış yapalım istedim. Çünkü bu
anlatacaklarım, tüm storagelarda üç aşağı beş yukarı
birbirine benzeyen özelliklerdir. Bundan sonraki storage
makalelerimde, tüm hâkim olduğum ürünlerin
yapılandırılmasından da teker teker bahsetmeye
çalışacağım. İçerik olarak; Snapshot(Copy-on-Write,
Redirect-on-Write), Clone, Thin-Clone,
Replication(RTO/RPO, Synchronous Replication,
Asynchronous Replication), ALUA, Thin Provisioning,
Cache, SSD Read Cache, Virtualization Storage, Dynamic
Pool, Automatic Tiering, Deduplication, Compression,
VAAI, ODX gibi konularını her bir bölümde işliyor
olacağım.
NOT: Daha önceki makalemde genel bir IOPS
hesaplamasından bahsetmiştim. Burada kısa da olsa
RAID yapılandırılmasından ve penaltı değerlerinden
bahsettiğim için tekrar RAID konusunu daha sonra
detaylı olarak anlatacağım. Ama genel bilgi olarak aşağıdaki adresden inceleyebilirsiniz.
https://ilkeratasoy.blogspot.com.tr/2017/02/bir-storage-ihtiyacmz-dogdugunda-hangi.html
Snapshot Nedir?
Snapshot (Anlık Görüntü) varolan yapınızın o andaki bilgilerinin pointerını oluşturup bunları koruyarak tekrar o ana geri dönmenizi sağlayan bir teknolojidir. Ama sakın yanlış anlaşılmasın bu bir backup değildir. Çünkü bir yapının backup’ının olabilmesi için birebir aynısının bir başka yerde olması demektir. Snapshot’da böyle bir durum söz konusu değildir. Aslında birçok sistemci snapshot kavramını Vmware veya Hyper-V’de kullanmıştır ya da en azından duymuştur. Sanallaştırma platformlarında snapshot teknolojisini copy-on-write diye adlandırdığımız bir metot ile kullanıyoruz. Birçok storage’da bu teknolojiyi kullanarak snapshot alıyor fakat çalışma prensipleri biraz farklılık gösteriyor. Bunun dışında şuan daha çok tercih edilen diğer bir metodun adı da Redirect-on-Write’tır. Gelin snapshot modelleri üzerinden bunları sizlere anlatmaya çalışayım.
https://ilkeratasoy.blogspot.com.tr/2017/02/bir-storage-ihtiyacmz-dogdugunda-hangi.html
Snapshot Nedir?
Snapshot (Anlık Görüntü) varolan yapınızın o andaki bilgilerinin pointerını oluşturup bunları koruyarak tekrar o ana geri dönmenizi sağlayan bir teknolojidir. Ama sakın yanlış anlaşılmasın bu bir backup değildir. Çünkü bir yapının backup’ının olabilmesi için birebir aynısının bir başka yerde olması demektir. Snapshot’da böyle bir durum söz konusu değildir. Aslında birçok sistemci snapshot kavramını Vmware veya Hyper-V’de kullanmıştır ya da en azından duymuştur. Sanallaştırma platformlarında snapshot teknolojisini copy-on-write diye adlandırdığımız bir metot ile kullanıyoruz. Birçok storage’da bu teknolojiyi kullanarak snapshot alıyor fakat çalışma prensipleri biraz farklılık gösteriyor. Bunun dışında şuan daha çok tercih edilen diğer bir metodun adı da Redirect-on-Write’tır. Gelin snapshot modelleri üzerinden bunları sizlere anlatmaya çalışayım.
Copy-on-Write Modeli
Bu method çalışırken snapshot alındıktan sonra
ilk önce yapının pointerlarını alır ve LUN’un bir
block’u değişecekse önce bu block’u Snapshot
volume’ne kopyalayıp pointer bilgisini değiştirir.
Daha sonra da LUN’daki block’un üzerine değişen
block yazılır. Kısacası önce kopyalayıp sonra
yazıldığından bu modele copy-on-write modeli
diyoruz. Öncelikle bu tip snapshot metodlarını
kullanabilmek için snapshot için storage üzerinde
ekstra bir volume oluşturmanız gerekmektedir.
Bunu da ortalama LUN’unuzun %20 değişimi gibi
düşünürseniz; 100GB’lık bir LUN için 20GB’lık bir
volume ayırmanız lazım. Aşağıdaki şekilde de
bunu açıklamaya çalıştım. Gördüğünüz gibi snapshotlara backup diyemiyoruz. Çünkü
Volume’u kaybedersek verilerimizi kurtarabilecek
kadar bilgiye snapshot alanında sahip değiliz.
Ayrıca bu metotta önce kopyalama yapıldığından
snapshot alınmış bir volumede yazma işlemi
yapıldığında bir performans kaybı oluşacaktır. O
yüzdendir ki birçok storage markası bu
yöntemden Redirect-on-Write modelini
kullanmaya başlamıştır. Ama halen Copy-on-Write
modeli de geçerliliğini korumaktadır.
Redirect-on-Write
Copy-on-Write modelinde hatırlarsanız bir
snapshot alanı oluşturuyorduk ve snapshotlar bu
bölgelere yazılıyordu. Bu metotta da bu şekilde
çalışan storage markaları bulunmakta biz bu tip
storagelara geleneksel storagelar diyoruz. Fakat
artık storage markaları virtualization storage
olarak adlandırdığımız bir yapıya geçiyorlar
burada snapshot alınırken zaten sadece RedirectonWrite
modelini kullanıyoruz. Çünkü burada
blocklar yazılırken belli bir disk grubuna değilde
bir disk havuzuna yazılıyorlar. Ama burada da
snapshot için belirli block alanlarını rezerve
etmeniz gerekiyor. Makalemin ilerleyen
bölümlerinde virtualization storage kavramıyla
ilgili detayları veriyor olacağım.
Bu yöntem çalışırken yine önce blockların
pointerları kaydelir ve değişen block’u geleneksel
storagelarda direk olarak snapshot alanına
kopyalayıp pointer bilgisini de değiştirmemiş olur.
Virtualization storagelarda da zaten bir havuz
mantığı olduğu için direk olarak havuzdaki rezerve
edilmiş olan block alanına yazılıyorlar ve burada
da pointer bilgisi değişmemiş oluyor. Ayrıca
burada Copy-on-Write modelinde ki kopyalama
sürecini de beklememiş oluyorsunuz.
Clone Nedir?
Clone bir Volume’mün T zamanında ki birebir kopyasını
oluşturma işlemine verilen addır. Burada da yine
geleneksel ve Virtualization storage kavramları devreye
giriyor. Geleneksel Storagelarda volume bilgisi clone volume’me geçerken clone olan volume’mün içeriğinin
kopyalaması bittikten sonra kullanılmaya başlanıyor.
Fakat Virtualization storagelarda önce var olan
volume’mün pointerları alınıyor ve clone volume bilgileri
buraya kopyalana kadar burada ki pointerları kullanıp
Clone oluşmadan kullanabilmesi sağlanıyor. Kopyalama
işi bittikten sonra iki adet Volume oluşmuş oluyor ve
Clone olan volume pointerları değişmiş oluyor. Her iki
modelde de bir volume’mün kapladığı yer kadar yer
kaplıyorlar. O yüzden clonelara backup diye
adlandırabiliriz. Genelde kullanım alanlarına örnekler
vermek gerekirse var olan volume korumak için, varolan
volumeden bir tane daha ihtiyacınız olduğunda veya
volume üzerinde test yapmak istediğinizde gerçek
volume yerine clone üzerinde test etmek için
kullanılabilir.
Thin-Clone Nedir?
Thin-Clone; bir volume’mü template haline sokup, sonra
burayı read-only hale getirip bu volume’e bağlı olarak
oluşturulan volumelere Thin-Clone diyoruz. ThinClonelar
Template volume üzerinde ki bilgileri ortak
olarak kullanırlar ve Template olan volume read-only
olduğu için bir thin-clone buradaki bir block’u değiştirmek istediğinde veya farklı bir block yazmak
istediğinde kendi alanında ki yere yazarlar. Böylece diğer
thin-clonelar için ortak olan bilgiler template’ten
kullanılacağından storage’da yer tasarrufu da yapmış
oluruz. Eğer template volume bir işletim sistemi ise ve
üzerinde belli başlı uygulamalar varsa thin-clonelarıda
boot from SAN yaparak tekrar tekrar kurulum yapmanın
da önüne geçmiş oluruz. Bu yöntem desktop
sanallaştırma için de tercih edilebilir. Bazı sanallaştırma firmaları (Vmware View, Citrix ZenDesktop, vb.) için
storage firmaları kendi plug-inlerini yazarak
sanallaştırma platformlarının üzerinden storage
yönetimi yapıp buradaki thin-cloneları da
yönetebiliyorlar. Böylece bir kullanıcı için ayrı ayrı
kurulum yapmak yerine tek bir kurulum yapıp buradan
kullanıcılara thin-client gibi cihazlarla dağıtım yapılarak
storage ve bilgisayar masrafını azaltmış oluyorlar. Tabi
ister sanallaştırma da isterseniz de direk olarak storage
üzerinden thin-clone kullanın, böyle bir yapı için mutlaka
iyi bir IOPS hesaplanması yapmak zorundasınız. Çünkü
yer tasarrufu yapmaya çalışırken aynı anda 100 kullanıcı
buraya veri yazmaya çalışması ister istemez bir
performans kaybına sebep verebilir. Kısacası yararları
olduğu kadar dikkat edilmezse çok fazla kullanıcı
problemiyle de karşılaşabilirsiniz.
Bir sonraki makalemde storagelarda yine önemli bir yeri
olan Replication konusunu anlatıyor olacağım.
Görüşmek üzere…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder